Nakış Dergileri

29 Temmuz 2012 Pazar

Kahkaha çiçeği (Morning glory, Ipomea)

   Kahkaha çiçeği, çit sarmaşığı, yıldız sarmaşığı, ay sarmaşığı, sabah ya da gündüz sefası... Tek bir çiçeğin ne kadar çok ismi varmış!
   İngilizler bu çiçeğe "Morning glory" veya "Moonflower" derler. Aslında aynı familyasının (Convolvulaceae) birçok türü karıştırıldığı için isimle ilgili karışıklık da yaşanıyor. Bahçelerde yetiştirilen en popüler cinsleri Ipomoea Purpurea, Ipomoea TricolorConvolvulus Tricolor ve Ipomoea Quamoclit . İlk üçü pekalâ aynı bitki de olabilir - koyu yeşil yaprakları genellikle kalp şeklinde, 3-10 cm arasında boyutları değişen borazan şeklinde rengârenk çiçekleri, 1,5-4 (bazen 5) metreye kadar boylanabilen zehirli tırmanıcı süs bitkisi. Dördüncü cinsin ise yaprakları dereotu yapraklarına benzerliğinden ötürü kolay kolay karıştırılmaz ;).


   Aslında tohumdan yetiştirilmesi inanılmaz kolay ve bakımı zahmetsiz bir bitki olduğundan bu işe yeni başlayanlar için birebirdir. En güzel ve iri çiçeklisi - mavi Heavenly Blue ve çizgili Flying Saucers neredeyse her zaman Ankara'da Metro Grosmarketlerde ve Bauhaus'ta satılır. Birkaç farklı çeşidi daha, büyük marketlerin bahçe bölümlerinde ilkbaharda bulunabilir.

   Tohum ekimi:  
   İyice ısınmış toprağa gece geç donları bittiğinde, yani nisan ayının sonunda - mayıs başında,  üçer-dörder tane olarak 2-3 cm derinliğe ekilir. Ekilmeden önce 24 saat süreyle kaynatılmış, oda sıcaklığına kadar soğutulmuş suda bekletilirse çimlenme daha hızlı olur. Çimlenme, toprak ısısı 18 dereceye ulaştığında 3-14 günde gerçekleşir.
   Küçük saksı veya viollerde çimlendirilmiş kahkaha çiçekleri fazla büyümeden toprakla beraber asıl yerlerine aktarılmalıdır. Kök sistemleri zayıf ve sürgünleri inanılmaz kırılgan olduğu için ben direkt yetişeceği saksılara tohum ekmeyi tercih ediyorum.
   Sürgünler 3-5 cm'e ulaştığında, saksılar bitkilerin sarılacağı çitin yakınına yerleştirilir. Güneşli veya hafif gölgeli yerleri sever. Balkon ve teraslarda yetiştirmek için çok uygundur, ben en iyi sonucu 10-15 litrelik saksılarda yetiştirdiğimde aldım.
   Kahkaha çiçeği toprak konusunda pek seçici değildir, ama hafif, geçirgen, zengin topraklarda bitkinin kendisi tabii ki daha güçlü ve çiçekleri daha bol olur. İlk bir ay boyunca haftada bir besin verilebilir. Fakat besin içerisinde fazla azot bulunursa, bu sefer de kahkaha çiçekleri yaprağa kaçar, az çiçeklenir (çiçekli bitkiler besini bu yüzden daha uygundur).
   Suyu sever.
   Çiçekler haziran ayında açmaya başlar, sonbahar donlarına kadar devam eder. Dona pek dayanıklı bir bitki değildir. Farklı cinslerin çiçekleri günün farklı saatlerinde açıyor: genelde sabahın erken saatinde veya akşama doğru, hava bulutlu ise bütün gün de açık kalabilirler. Ipomoea Purpurea türünün çiçekleri ise tam tersi - güneşli havalarda saat 10-14 arası açar. Her çiçek sadece bir gün (daha doğrusu birkaç saat) yaşar. Solmuş çiçekleri koparmazsanız kolayca tohum verir. Olgunlaşmış tohumları toplayıp gölgede iyice kurutursanız, sonra da peçeteye ve folyoya sarıp bızdolabında saklarsanız, seneye dışarıdan tohum alma zahmetinden kurtulmuş olursunuz...
 

27 Temmuz 2012 Cuma

Sıcak!... Çok sıcak!...

   Bu fotoğrafı dün öğleden sonra, üç buçuk civarında çektim. Yarı gölge ve cereyan pek etki etmemişe benziyor. Büyük ihtimalde ısı biraz daha fazlaydı, ama derecenin sınırına geldiği için tam gerçeği yansıtmıyor...
   Ve havalar bu kadar sıcakken ben bir bahar insanı olduğuma ve yazı sevmediğime iyice inanmaya başlıyorum... Bu sıcakta değil çalışmak, hiçbir şey yapmamak bile zor... Allah'tan bugün cehennem sıcaklarının son günü galiba, gelecek haftadan itibaren en az geceleri hava serinleyecekmiş... Hayırlısıyla!

23 Temmuz 2012 Pazartesi

Ahmet Ümit - Sultanı Öldürmek

   Şimdiye kadar hiç okumadığım yazarlardan biriydi Ahmet Ümit. Ama geçen hafta içinde nihayet onun çalışmalarıyla tanışmış oldum. Ahmet Ümit'in son kitabı benim okuduğum ilk kitabı oldu... ;) "Sultanı Öldürmek" tarihle ilgili olduğundan hoşuma gitti. Fatih ve o dönemin tarihiyle ilgili bir sürü yeni şey öğrenmiş veya merak etmeye başlamışım. Hatta kitaplığımızdan bazı tarih kitaplarını çıkarmama sebep oldu... Polisiye tarafı biraz geride kalmış gibi romanda, adamın düşünceleri de bazen fazla sıktı. Yani heyecan ve hareket arayanlar için sıkıcı olabilecek bir kitaptır. Ama yazarın tarzını sevdiğim için kalan bütün kitaplarını okumayı düşünüyorum.

13 Temmuz 2012 Cuma

Uyuyan kediler...

Biz, yetişkin insanlar, sırt-bel ağrılarıyla "huzursuz ayak (yoksa bacak mıydı?) sendromu" ve başka çeşit çeşit sorunundan dolayı gece rahat uyuyamıyoruz. Çocuklar ve kediler ise her yerde, her durumda, her pozisyonda uyumayı becerebiliyorlar. Ne zamandır uyuyan kedilerin komik resimlerini kaydediyordum bilgisayarıma, birazını paylaşayım dedim. Hafta sonumuz eğlenceli geçsin!

4 Temmuz 2012 Çarşamba

Yeni... Yine... Kanaviçe Besmele

   En son geçen yıl Ramazan Bayramına bir-iki gün kala işleyip çerçevelettiğim kanaviçe besmeleyi bayramda bir akrabamıza hediye etmiştik. Ve daha o zaman "Bu iş bir ramazan geleneğine dönüşecek" diye şaka yapmıştım. Valla, şakanın şakalık bir tarafı kalmamışa benziyor, çünkü yine bir besmele işlemeye koyuldum!.. Bu seferki projem çok sevdiğimiz bir aile dostumuza gidecek. Kendisi hat sanatı severi olduğundan böyle bir hediyeyi beğeneceğini umuyoruz. Ve bu sefer daha değişik bir besmele işliyorum - Tuva Yayıncılık'tan birkaç yıl önce çıkmış şu kitaptan
   Bu kitabı 2 yıl önce almıştım. O kadar güzel ve değişik bir sürü proje var ki içinde, seçmekte bayağı zorlandık ("biz" diyorum, çünkü proje seçimine eşim de katıldı).


   Bir haftada bu kadar ilerleyebildim, fazla yorgun olmadığım akşamları azar azar çalışıyorum üzerinde. Acayıp çok severim ben besmele işlemeyi! Yuvarlak hatlar, küçük detaylar, noktalar sonunda birleşince ortaya harika bir görüntü çıkıyor... Bir an önce bitirip hazır halini görmek için sabırsızlanıyorum!..

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...